12 Ekim 2024 Cumartesi

Devletin Sağlıkçılara Açtığı Rücu Davası - Mesleki Sorumluluk Kuruluna Başvuru - Dava Şartı

ÖZET:
  • Dava, sağlık hizmeti dolayısıyla veriler zarar nedeni ile davacı tarafından ödenen tutarın davalılardan rücuen tahsili istemine ilişkindir. 
  • Davacı Sağlık Bakanlığı tarafından davalı doktorlar aleyhine sağlık mesleğinin icrası kapsamında yaptıkları muayene, teşhis ve tedaviye ilişkin tıbbi işlem ve uygulamalar nedeniyle idare tarafından ödenen tazminattan dolayı ilgilisine rücu edilip edilmeyeceğine ilişkin olarak açılacak olan tazminat davalarında oluşturulan mesleki sorumluluk kuruluna başvuru yapılması dava şartı olarak düzenlenmiştir. 
  • Davacı Sağlık Bakanlığı vekili 18.10.2022 tarihli dilekçesinde iş bu dosyaya ilişkin olarak davalılar aleyhine mesleki sorumluluk kuruluna başvurulmayacağını belirtmiş olduğundan davalılar hakkında açılan davanın dava şartı yokluğu sebebi ile usulden reddine karar verilmesi gerekmiştir.

ADANA BAM
3. HUKUK DAİRESİ

Esas : 2022/892
Karar : 2022/2483
Tarih : 21.12.2022

DAVA: 

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Adana Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesinde görevli davalıların kusurlu eylemi nedeniyle Güllü Ünal, Selçuk Ünal ve Mustafa Çağrı Ünal vekili tarafından ikame edilen tazminat davası neticesinde Adana 2. İdare Mahkemesi'nin 05/07/2013 tarih ve 2013/8 esas- 2013/1046 karar sayılı kararıyla Sağlık Bakanlığı'nın sorumluluğuna karar verildiğini, anılan ilama istinaden davacılar vekili tarafından müvekkil idareye talepte bulunulduğunu ve dilekçesinde belirtilen hesap numarasına 65.779,90 TL ödeme yapıldığını, Adana 10. İcra Müdürlüğü'nün 2013/10865 esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, icra dosyasına ödeme yapıldığından icranın geri bırakılması talebiyle Adana 2. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2013/713 Esas sayılı dosyasında dava açıldığını beyan ederek, 65.779,90 TL'nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı şirketlerden müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

CEVAP: 

Davalı Ömer Faruk Doğan vekili cevap dilekçesinde özetle, müvekkilinin muris Tamer Ünal'ın ölüm olayının meydana gelmesinde kişisel kusur veya ihmali olmadığını, herhangi bir illiyet bağının da olmadığını, müvekkilinin 09.02.2011 tarihinde hastanenin icap nöbetçi doktoru olup, görevinin danışmanlık olduğunu, sorumluluğun 1. derece klinik şefinde olduğunu beyan ederek haksız, usul ve yasalara aykırı davanın müvekkili yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı Suat Karaca cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin 09.02.2011 gününü 10.02.2011 gününe bağlayan gece Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Seyhan Uygulama Merkezi'nde Kardiyo Vasküler Cerrahi bölümünde nöbetçi asistan doktor fili olarak nöbet tuttuğunu, müvekkilinin olay gerçekleştiğinde 6-7 aylık asistan olduğunu, her asistanın yapması gerektiği gibi durumu nöbetçi uzman olan klinik şef yardımcısına bildirdiğini, klinik şef yardımcısının greft olmadığını beyanı üzerine müvekkilinin yapabileceği hiçbir şey olmadığını, müvekkilinin bir hastayı ameliyata alma veya ameliyat etme yetkisinin olmadığını beyan ederek açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, davalı Ömer Faruk Doğan'a karşı açılan davanın kabulü ile; 65.779,90 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte bu davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalı Suat Karaca'ya karşı açılan davanın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davacı vekili istinaf dilekçesinde; mahkemece hatalı bilirkişi raporu esas alınarak ve rücuya konu adana 2. İdare Mahkemesinin 2013/ Esas 2013/1046 Karar sayılı kararı incelenmeden davanın davalı Suat Karaca yönünden reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, hastanın kabul ve sevk sürecine kadar yoğun bakım şartlarında bekletilmemiş olması, gerekli müdahalenin yapılmamış olmasından her iki davalının da sorumlu olduğunu, ayrıca kabul edilen kısım yönünden faiz başlangıç tarihinin dava açma tarihi olarak kabulünün hatalı olduğunu belirterek usul ve yasaya aykırı ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

Karara karşı davalı Ömer Faruk Doğan vekili istinaf dilekçesinde; müvekkilinin muris Tamer Ünal'ın ölümünde kişisel kusuru ve ihmalinin bulunmadığını, icap nöbetçisi olan müvekkilinin yapması gerekip de yapmadığı hiçbir sorumluluk gerektiren fiilinin bulunmadığını, murisin müvekkilinin çalıştığı hastaneye geldiği andan sevk edildiği ana kadar yapılması gereken herşeyi zamanında ve kusursuz şekilde yaptığını, bu nedenle müvekkiline husumet yöneltilmesinin haksız ve yersiz olduğunu belirterek usul ve yasaya aykırı ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:

Dava, sağlık hizmeti dolayısıyla veriler zarar nedeni ile davacı tarafından ödenen tutarın davalılardan rücuen tahsili istemine ilişkindir.

Mahkemece davalı Ömer Faruk Doğan'a karşı açılan davanın kabulü ile; 65.779,90 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte bu davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalı Suat Karaca'ya karşı açılan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili ve davalı Ömer Faruk Doğan vekili tarafından istinaf edilmiştir.

Mahkemenin karar tarihinden sonra işbu dava ile ilgili olarak 12.05.2022 tarih ve 7406 sayılı kanunla 3359 Sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu’na eklenen Ek 18/2 Maddesi “Kamu kurum ve kuruluşları ve Devlet üniversitelerinde görev yapan hekim ve diş hekimleri ile diğer sağlık meslek mensuplarının sağlık mesleğinin icrası kapsamında yaptıkları muayene, teşhis ve tedaviye ilişkin tıbbi işlem ve uygulamalar nedeniyle idare tarafından ödenen tazminattan dolayı ilgilisine rücu edilip edilmeyeceğine ve rücu miktarına, ilgilinin görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle görevini kötüye kullanıp kullanmadığı ve kusur durumu gözetilerek Mesleki Sorumluluk Kurulu tarafından bir yıl içinde karar verilir” şeklinde, geçici 13 üncü madde ise, "Kamu kurum ve kuruluşları ve Devlet üniversitelerinde görev yapan hekim ve diş hekimleri ile diğer sağlık meslek mensuplarının sağlık mesleğinin icrası kapsamında yapmış oldukları muayene teşhis ve tedaviye ilişkin tıbbi işlem ve uygulamalar nedeniyle idare tarafından ödenen tazminattan dolayı açılan rücu davalarından, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibariyle yargılaması devam edenler bakımından ek 18 inci maddenin ikinci fıkrası uyarınca karar verilmek üzere Mesleki Sorumluluk Kuruluna başvurması için davacıya iki aylık süre verilir. Başvuru yapılmaması halinde dava usulden reddedilir. Bu durumda yargılama gideri taraflar üzerinde bırakılır ve davacı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmez." şeklinde düzenleme yapıldığı anlaşılmıştır.

Anılan düzenleme gereği eldeki davada davacı tarafından açılan davanın görülebilmesi için davacı vekiline mesleki sorumluluk kuruluna başvuru yapılması hususunda dairemizin 06.10.2022 günlü tensip ara kararı ile kesin süre verilmiş, davacı Sağlık Bakanlığı vekili tarafından 18.10.2022 tarihli dilekçesi ile yasal şartlar oluşmadığından davalılar aleyhine mesleki sorumluluk kuruluna başvurulmayacağı belirtilmiştir.

HMK 114 ve 115. Maddeleri gereğince dava şartları yargılamanın her aşamasında resen dikkate alınması gerekmektedir.

Davacı Sağlık Bakanlığı tarafından davalı doktorlar aleyhine sağlık mesleğinin icrası kapsamında yaptıkları muayene, teşhis ve tedaviye ilişkin tıbbi işlem ve uygulamalar nedeniyle idare tarafından ödenen tazminattan dolayı ilgilisine rücu edilip edilmeyeceğine ilişkin olarak açılacak olan tazminat davalarında oluşturulan mesleki sorumluluk kuruluna başvuru yapılması dava şartı olarak düzenlenmiştir. Davacı Sağlık Bakanlığı vekili 18.10.2022 tarihli dilekçesinde iş bu dosyaya ilişkin olarak davalılar aleyhine mesleki sorumluluk kuruluna başvurulmayacağını belirtmiş olduğundan davalılar hakkında açılan davanın dava şartı yokluğu sebebi ile usulden reddine karar verilmesi gerekmiştir.

Yargılama sırasında yürürlüğe giren ve geçmişe yürür nitelikteki yasa değişikliği sonucunda, davanın reddine karar verildiği dikkate alınarak, taraflar lehine vekalet ücretine hükmedilmemiştir.

HMK'nın 355. Maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede;

HMK 353/1-b-2 maddesine göre" Yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde veya kararın gerekçesinde hata edilmiş ise düzelterek yeniden esas hakkında" duruşma yapılmadan karar verilebileceği düzenlenmiştir. Dosya kapsamına göre yeniden yargılama yapılmasına gerek bulunmadığı anlaşılmakla davacı ve davalı Ömer Faruk Doğan vekilinin istinaf başvurusunun sair sebepler incelenmeksizin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince yeniden hüküm kurulmak üzere ortadan kaldırılmasına karar verilmesi gerektiği kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;

1-Davacı vekilinin ve davalı Ömer Faruk Doğan vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ İLE;

2-HMK’nın 353/1-b.2 maddesi gereğince, Adana 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 14.10.2021 tarih ve 2014/217 Esas, 2021/355 Karar sayılı kararının yeniden hüküm kurulmak üzere kaldırılmasına,

Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353.maddesinin 1.fıkrası (b) bendinin 2.maddesi uyarınca düzelterek yeniden esas hakkında karar verilmesi gerektiği anlaşılmakla;

3-HMK'nın 115. maddeleri gereğince davanın dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,

4-Davacı kurum harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,

6-Davalı Suat Karaca tarafından yapılan 19,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,

7-Davalı Ömer Faruk Doğan tarafından yapılan 46,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,

8-Davanın reddi dava ve hatta karar sonrası 12.05.2022 tarih ve 7406 sayılı kanunla 3359 Sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu’na eklenen Ek 18/2 Maddesi gereğince olduğundan taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,

9-HMK'nın 333. Maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avanslarının ilgililerine iadesine,

İstinaf giderleri bakımından;

10-İstinaf aşamasında duruşma yapılmadığı için istinaf incelemesi için vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,

11-Kesin olan iş bu kararın taraflara tebliği, avans iade ve harç tahsil işlemlerinin HMK'nın 359/3. maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesince yerine getirilmesine,

12-Davacı kurum harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

13-Davacı tarafından yapılan istinaf giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,

14-Davalı Ömer Faruk Doğan tarafından istinaf aşamasında harcaması yapılan 94,60 TL istinaf yargılama giderinin davacıdan alınarak bu davalıya ödenmesine,

Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362. maddesi gereğince; miktar veya değeri yüz yedi bin doksan (107.090,00) Türk Lirasını geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliği ile karar verildi.21.12.2022

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder