7 Ekim 2024 Pazartesi

Muhasebecinin Vergi Ziyaı Cezasına İştirak Etmesi - Sahte Fatura Düzenleme

ÖZET:
  • Davacının muhasebecilik hizmetlerini yürüttüğü şirket hakkında tanzim edilen vergi tekniği raporunda, davacı tarafından söz konusu mükellefle ilgili olumsuz saptamaları bilmesi gerektiği ve yardımı olmadan sahte fatura düzenleme işini yapmayacağı belirtilerek bu fiile iştirak ettiğinden bahisle dava konusu vergi ziyaı cezası kesilmiş ise de 2017 yılının muhtelif dönemlerine ilişkin beyannamelerini verdiği mükellefin sahte fatura düzenleme fiiline iştirak ettiğine yönelik somut bir tespitte bulunulmadığından ve sahte fatura düzenleme fiilinin gerçekleşmesinden sonra anılan faturaların davacı tarafından beyannameye konu edilmesi tek başına iştirak fiilinin sabit olduğunu ispata yeterli görülmediğinden adına kesilen cezanın hukuka aykırı düştüğü sonucuna varılmıştır.

DANIŞTAY
3. DAİRE

Esas : 2023/4689
Karar : 2023/3171
Tarih : 25.09.2023

Dava konusu istem: Davacının, muhasebeciliğini yaptığı ... İç ve Dış Ticaret Limited Şirketinin 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 359. maddesinde yazılı eylemlerle yol açtığı vergi ziyaına iştirak ettiğinden bahisle 2017 yılı için kayba uğratılan kurumlar vergisi üzerinden adına kesilen bir kat vergi ziyaı cezasının kaldırılması istemine ilişkindir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Sözü edilen şirket hakkında tanzim edilen vergi tekniği raporundaki saptamalardan, komisyon karşılığı sahte fatura düzenlediği sonucuna ulaşıldığı, şirketin muhasebeciliğini yapan davacının, belirtilen şirketin işyerinin 20 m² büyüklüğünde sadece ofis özelliği taşıyan bir yer olduğunu gördüğünü beyan etmesi, hakkında olumsuz tespitleri bulunan mükelleflerle alış satış gerçekleştirilmesi, muhasebe standartları ve mevzuata aykırı surette şirket ortağına usulsüz ödemeler yapılması, kasa hesabının sürekli eksi bakiye vermesi, vergi borçlarının ödenmemesi, şubesi, deposu, yeterli sermayesi ve personeli olmadığını bilmesine rağmen bildirdiği yüksek ciroları elde etmesinin mümkün olmadığından şüphelenerek mükellef hakkında mesleki bilgi ve sahip olduğu imkanları kullanarak sahte fatura düzenleme ve kullanma yönünden sorgulamada bulunmaması hali dikkate alındığında, ilgili makamlara bildirimde bulunmak da dahil olmak üzere mesleğinin gerektirdiği sorumlulukları kasıtlı olarak yerine getirmediğinin kabulü gerektiği, elde edilen haksız kazançtan haberdar olmamasının ve bu fiile menfaat elde etmeksizin yardımcı olmasının mümkün olmadığı, aksi düşüncenin hayatın olağan akışına aykırı düştüğü ve ticari icaplarla örtüşmediği, davacı hakkındaki tespitlerin sahte fatura düzenleme fiiline iştirak ettiğini ortaya koyan nitelik ve yeterlilikte olduğu neticesine varıldığından adına kesilen vergi ziyaı cezasında hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusunun, usul ve hukuka uygun olduğu sonucuna varılan Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Hakkında yapılan incelemenin soyut ve varsayıma dayandığı, meslek mensuplarının ancak imzaladıkları beyannamelerde yer alan bilgilerin defter ve kayıtlarına ve bu kayıtların dayanağını teşkil edilen belgelere uygun olmamasından kaynaklanan vergi kayıplarından sorumlu olduğu, karşıt inceleme yapma yetkisinin bulunmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'ÜN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY :

Davacının muhasebe işlemlerini yürüttüğü ... İç ve Dış Ticaret Limited Şirketi hakkında düzenlenen vergi tekniği raporunda, söz konusu şirketin beyannamelerini veren, defterlerini tutan davacının ifadesinde, işlerin şirketin tek ortağı … ile sigortalı elemanı tarafından yürütüldüğünü ve toptan cep telefonu ticareti yapıldığını beyan ettiği ancak şirketin, çok az işçi çalıştırmasına karşın yüksek cirolar elde etmesi ve yüksek cirosuna uygun ticaret yapacak donanım ve mal varlığından yoksun olması, yoklamalar sırasında emtia bulunmaması, 2015 ila 2017 yıllarında yüksek cirolara karşın cüz'i tutarda ödenecek katma değer vergisi çıkması, özel esaslarda olması, 2015 yılı dönemlerinde kasa hesabının sürekli eksi bakiye vermesi, vergi borçlarının ödenmemesi, bankalarda bakiye tutulmaması, bir kaç saat içinde para çekip yatırılması işlemlerinin yapıldığı yönündeki tespitlerden hareketle davacının aldığı eğitim ve mesleği gereği sorgulamada bulunması gerektiği halde söz konusu hususları görmezden geldiği, haberi, bilgisi, yardım ve desteği olmadan şirketin sahte fatura ticareti yapamayacağı, sahte fatura düzenleyicisi kurumla işbirliği içinde maddi menfaat elde ettiği belirtilmiştir.

Söz konusu rapora dayanılarak sahte fatura düzenleme fiiline iştirak ettiğinden bahisle adına dava konusu vergi ziyaı cezasının kesildiği anlaşılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:

213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 3. maddesinin (B) fıkrasında; vergilendirmede, vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, gerçek mahiyetin, yemin hariç her türlü delille ispatlanabileceği, aynı Kanun'un 341. maddesinde vergi ziyaının, mükellefin veya sorumlunun vergilendirme ile ilgili ödevlerini zamanında yerine getirmemesi veya eksik yerine getirmesi yüzünden, verginin zamanında tahakkuk ettirilmemesini veya eksik tahakkuk ettirilmesini ifade edeceği, 344. maddesinde; 341. maddede yazılı hallerde vergi ziyaına sebebiyet verildiği takdirde, mükellef veya sorumlu hakkında ziyaa uğratılan verginin bir katı tutarında vergi ziyaı cezası kesileceği, vergi ziyaına 359. maddede yazılı fiillerle sebebiyet verilmesi halinde cezanın üç kat, bu fiillere iştirak edenlere ise bir kat olarak uygulanacağı hüküm altına alınmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:

Davacının muhasebecilik hizmetlerini yürüttüğü şirket hakkında tanzim edilen vergi tekniği raporunda, davacı tarafından söz konusu mükellefle ilgili olumsuz saptamaları bilmesi gerektiği ve yardımı olmadan sahte fatura düzenleme işini yapmayacağı belirtilerek bu fiile iştirak ettiğinden bahisle dava konusu vergi ziyaı cezası kesilmiş ise de 2017 yılının muhtelif dönemlerine ilişkin beyannamelerini verdiği mükellefin sahte fatura düzenleme fiiline iştirak ettiğine yönelik somut bir tespitte bulunulmadığından ve sahte fatura düzenleme fiilinin gerçekleşmesinden sonra anılan faturaların davacı tarafından beyannameye konu edilmesi tek başına iştirak fiilinin sabit olduğunu ispata yeterli görülmediğinden adına kesilen cezanın hukuka aykırı düştüğü sonucuna varılmış olup aksi yöndeki gerekçeyle davayı reddeden Vergi Mahkemesi kararına yöneltilen istinaf başvurusunun reddi yolundaki Vergi Dava Dairesi kararının bozulması gerekmiştir.

KARAR SONUCU :

Açıklanan nedenlerle;

Temyiz isteminin kabulüne,

Temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının BOZULMASINA, 25/09/2023 tarihinde oyçokluğuyla kesin olarak karar verildi.

KARŞI OY :

Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar Vergi Dava Dairesi kararının dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçe karşısında, kararın bozulmasını sağlayacak durumda bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile kararın onanması gerektiği oyuyla karara katılmıyoruz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder